17 Şubat 2020 Pazartesi

HİTİTLER


Görüntünün olası içeriği: açık hava ve doğa

HİTİTLER
Hint-Avrupa kökenli bir kavim olan Hititler, Hattuşaş (Boğazköy) merkezli olarak Kızılırmak yayı içerisinde devletlerini kurmuşlardır. Hitit tarihi üç bölümde incelenir.
Eski Hitit Krallık Dönemi (MÖ 1800-1400)
Devletin başkenti Hattuşaş’tır. Bu dönemde Babil zaptedilmiş ve Hititler, Mezopotamya uygarlığı ile doğrudan temasa geçmişlerdir.
Yeni Devlet (M.Ö. 1400-1200)
Hititler bu dönemde genişlemeye devam etmişler ve Anadolu’daki çeşitli krallıkları egemenlik altına almışlardır. Bu dönemin en önemli olayı Hititliler ve Mısırlılar arasındaki Kadeş Savaşı’dır. Savaşın nedenleri; iki devletin birbirlerine rakip duruma gelmeleri ve Kuzey Suriye topraklarına egemen olmak istemeleridir.
M.Ö. 1296 yılında başlayan savaş 16 yıl sürdü. Savaş süresince taraflar birbirlerine üstünlük sağlayamadılar. Asurluların güçlenerek Ön Asya’da tehlikeli olmaya başlamaları üzerine iki devlet Kadeş Antlaşması’nı imzaladı (1280).
Buna göre; Mısırlılar Kuzey Suriye’yi Hititlilere bırakacak ve iki devlet birbirlerine yardım edecekti. (Tarihte ilk yazılı antlaşmadır.)
GEÇ HİTİT ŞEHİR DEVLETLERİ (M.Ö. 1200-700)
Ege göçleri sonucunda Hitit Devleti’nin yıkılması üzerine Hititlilerin bir kısmı Güneydoğu Anadolu’ya çekilerek şehir devletleri kurdular. Siyasi hayatta etkili olamayan Malatya, Kargamış, Zincirli, Karatepe gibi Geç Hitit Şehir Devletleri Asurlular tarafından ortadan kaldırılmıştır (M.Ö. 700). Daha sonra Pers istilası başlamış ve bu devletler tamamen yok olmuşlardır.
Hititler en güçlü dönemlerini, Yeni Hitit döneminde yaşamışlardır. Anadolu’daki çeşitli krallıklar hakimiyet altına alınmıştır.
Hititler savaşa hazır düzenli bir orduya sahip olmuşlardır. Düzenli orduya sahip olmaları, demirden dayanıklı silahlar yapmaları Hititlerin kısa zamanda topraklarını genişletmelerini sağlamıştır.
Devlette başkaldırı ve isyan cezası, idamdır.
Hitit devlet yönetiminde kralın yanında “Pankuş” adı verilen bir meclis görev yapmıştır. Pankuş Meclisinin kralın yetkilerini sınırlandırdığı da görülmüştür.
Ayrıca kral başrahip, başkomutan ve baş yargıç özelliği bulunur. Hititlerde önceleri feodal bir devlet düzeni hakimken, bu düzen değiştirilmiş ve ülke merkezden gönderilen valilerce yönetilmiştir.
Hititler kendilerine özgü hiyeroglif yazısının yanında, çivi yazısını da kullanmışlardır. Hitit kralları tanrılarına hesap verme düşüncesiyle, “anal” adı verilen yıllıklar yazdırmışlardır.
Anallarda krallar, zaferiyle birlikte yenilgilerinden de bahsetmişlerdir Bu da analların tarafsız ve doğru bilgiler içerdiğini göstermektedir.
Hititler, aile ve miras hukukunu düzenleyen fidye esasına dayalı yasalar yapmışlardır. Evlilik resmi bir sözleşme haline gelmiştir. Bu yasalarda kölelere de mülkiyet hakkı tanımışlardır.
Hitit sanatının en önemli eserleri, İvriz ve Yazılıkaya kabartmalarıdır. Hititlerin siyasi tarihinde önemli bir yere sahip olan Kadeş Antlaşması, Mısır Uygarlığı’nda da bahsettiğimiz gibi tarihin ilk yazılı antlaşması özelilğini taşımaktadır




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder