Ur Şehrinin üçüncü hanedanının
Elamitler ve Amoritler tarafından M.Ö 2003 yılında düşmesinden sonra,Asurlar siyasi bağımsızlıklarını ilan ettiler.Asur Krallarının
O dönemde kesin bir düzeni yoktu.
Daha sonra Assurlar tek çatı altında birleştirip imparatorluğun temelini attılar.
Asurlular
Asurlular, aslen Kuzey Irakta, Dicle kıyısında bulunan Aşur/Asur şehri ve çevresinde yaşayan Sami toplulukken; özellikle M.Ö. 2000 sonrası doğu-batı arası uluslararası ticaretten faydalanarak gelişmiş ve topraklarını genişleterek ülkelerini bir imparatorluğa dönüştürmüş eskiçağ halkıdır. M.Ö. 2000 yıllarının başından itibaren özellikle Anadolu’da koloniler kurmuş, Anadolu’ya yazıyı taşımışlardır. Daha sonra Mitanni egemenliğine girseler de 2000 yılının ortalarında bağımsızlıklarını kazanmış ve Fırat’a kadar topraklarını genişleterek buralara yerleşmişlerdir. Asurluların başkenti Ninova kentidir. M.Ö. 1000 yılının başından itibaren Doğu Anadolu içlerine doğru genişleyen imparatorluklarıyla birlikte ilerleyen Asurlular kuzeyde Elazığ ve Palu’ya kadar yayılmışlardır. Asur hükümdarları sıklıkla fethedilen toprakların yerel halkını oradan sürerek yerlerine Asurluları yerleştirmiş ve bu bölgeleri Asurlulaştırmışlardır.
İmparatorluğun M.Ö. 7. yüzyıl sonunda çökmesiyle birlikte Asur halkı da tarihi kayıtlardan silinir. Son olarak Harran ve çevresinde yaşadıkları bilinmekle birlikte kayıtlarda yer almasa da Eski imparatorluk topraklarında daha sonraki yüzyıllarda da yaşamlarını sürdürdükleri ve zamanla bölgenin diğer halkları içinde eriyip gittikleri aşikardır. Günümüzde yaşayan bazı Süryaniler, Asurluların soyundan geldiklerini iddia etmektedirler.
Asurluların ilk büyük kralı, Tiglatpileser (M.Ö. 1112-M.Ö. 1074) olmakla birlikte, Asur İmparatorluğu, özellikle Sargonlar sülalesi ( M.Ö. 721 – M.Ö. 610) zamanında en parlak dönemini yaşamıştır. Başkent Ninova’da, Sargon П (M.Ö. 727 – M.Ö. 705) büyük bir saray yaptırıp ve önemli bir kitaplık kurdurmuştur. Sargon П’nin yeri ne geçen Sanherib (M.Ö. 705 – M.Ö. 681) Basra körfezi kıyılarındaki halkları boyunduruk altına alabilmek için bir donanma yaptırarak, Fenike ve Filistin kıyılarını bütünüyle ele geçirmiştir. Asurbanibal döneminde (M.Ö. 668-M.Ö. 626) imparatorluk en geniş sınırlarına ulaşmıştır. Asur toprakları, Anadolu’nun merkezinden Basra körfezine, Karadeniz’den günümüzdeki Etiyopya’ya kadar uzanıyordu. Henüz bütünlüğü tam olarak sağlamamış bu uçsuz bucaksız imparatorlukta, sürekli ayaklanmalar patlak veriyordu. Gerçekten de Asurlular, yenilgiye uğrattıkları ülkeleri örgütlenmeyi bilmiyor, yalnızca bir vergi koyuyor ve imparatorluğu, halkı korkutarak ayakta tutabiliyordu.
Asur Devleti’nin Yıkılışı
Son büyük Asur kralı, Asurbanipal’di. Asurbanipal, Elam’ı geçerek buranın halkını yok etmiştir. bu dönemde sanatta büyük bir gelişme olduğu bilinmekteyse de, hükümdarlığın son yılları ve M.Ö. 627’deki ölümünü izleyen dönemin olayları karanlıkta kalmıştır. Bu büyük imparatorluk, Asurbanipal’in ölümünden sonra, Avrupa’dan gelen İskitler tarafından istila edildi. Daha sonra Medler, Persler ve Babiller birleşerek, imparatorluğa son darbeyi indirdiler; Ninova M.Ö. 612’de alındı ve yerle bir edildi. Babil kralları, Asur İmparatorluğu’nun büyük bölümünü elde ettiler ve Asurluların egemenliğinden kurtulabilmek için canla başla savaştılar. Asurlular eski dünyanın en kuvvetli imparatorluklarından birini kurmuşlar, en büyük medeniyetlerden birini yaratmışlardır.
Asurlular’ın Genel Özellikleri
- İlk bulundukları bölge Kuzey Irakta Dicle nehrinin kıyısında bulunan Şarkat kalesi ve çevresidir.
- Kurucusu Kral Sargon’dur.
- Kurdukları ticaret kolonileri ile M.Ö. 2000’li yıllarda imparatorluk haline gelmişlerdir.
- Özellikle İlkçağda Ortadoğunun en büyük imparatorluğunu Asurlular kurmuştur.
- Kültepe, Asurluların Anadolu’da bulunan en büyük ticaret kolonisi olmuştur.
- Kültepe ile birlikte aynı zamanda Alişar ve Boğazkale’de de ticaret kolonileri kurmuşlardır.
- Asurluların başkentleri Ninova’dır.
- Anadolu’ya yazıyı getiren medeniyet yine Asurlulardır. Kültepe’de Asur tüccarlarına ait 30 binin üzerinde tablet bulunmuş, okuma çalışmaları hala devam etmektedir.
- Asurlular çivi yazısı kullanmışlardır.
- Tarihte bilinen ilk kütüphaneyi kuran millet olarak bilinmektedirler. Bu kütüphaneyi başkentleri olan Ninova şehrinde kurmuşlardır.
- Asurluların en güçlü olduğu dönemde toprakları Mezopotamya’yı, Anadolu’nun Güneydoğu kısımları ve Suriye’nin kuzey kısımlarını kaplamakta idi. Daha sonra belirli bir dönemlerde duraklama ve gerileme dönemine girmişler ise de özellikle M.Ö. 7. yüzyıla kadar topraklarını Mısır ülkesine kadar genişletmişlerdir.
- Asurluların son büyük kralı olarak Assurbanibal gösterilmektedir.
- Dönemin önemli devletlerinden Elamları da ele geçirerek Elam halkını yok etmiştir.
- Asurlular çok tanrılı bir dine inanan topluluklardan birisidir.
- Asurluların en büyük tanrısı “Marduk”tur.
- Asurlular önemli kalıntılar bırakmış bir millet olmuştur. Bunların en önemlileri; Ninova, Asur, Kalah, Dur ve Şarrukin’de bulunan kalıntılardır.
- Özellikle heykeltıraşlık ve kabartma sanatında son derece ileri gitmişlerdir.
- Asurluların bazı kanunları son derece sert kurallardan oluşmaktaydı.
- Asur ordusu son derece düzenli bir orduydu.
- Ayrıca çok iyi savaşçılar olup, aynı zamanda zalim bir topluluk olarak tanındılar. Asurlular aldıkları bölgelerin halklarını topraklarından sürmüş ve buralara kendi halkını yerleştirerek Asurlaştırmışlardır. Hatta yendikleri milletlerin birçoğunu da işkence ile öldürmüşlerdir. Acımasız bir ulus olarak tanınmaktadırlar. Aynı zamanda ele geçirdikleri şehirleri de yakıp yıkarlardı.
- Şiddeti propaganda aracı olarak kullanmışlardır.
- Asur orduları savaş arabaları kullanmıştır.
- Ordularında önemli savaş aletleri olarak mızrak ve ok kullanıyorlardı.
- Bazı kaynaklarda Asur askerlerinin tarihteki ilk süvari birliğini kurduğu yazılıdır.
- Asur devleti, Eski Asur çağı, Orta Asur Çağı ve Yeni Asur çağı olarak 3 zaman dilimi içerisinde incelenmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder